Kendinizi devamlı yorgun, dikkatiniz dağınık, eklem ağrılarıyla baş edemiyor ve uyku düzeniniz bozuksa; kronik yorgunluk sendromu içinde olabilirsiniz. Bunun içinse almanız gereken bazı önlemler mevcut
Bitmek bilmeyen bir yorgun halimiz varsa; ‘vay o zaman bize…’ Genel de bu yorgunluğu ‘mevsim geçişleri’ne bağlarız. Aslında bu çok normaldir. Ve doğrudur. Evet baharda yahut yaz aylarında kendimizi yorgun hissetmek çok normaldir. Fakat bu yorgunluğu sürekli hissediyor, hareket etmek istemiyor, vücut genelinde ağrı ve bitkinlik gibi belirtileri de 6 aydan uzun süre yaşıyorsak, o zaman ‘Kronik Yorgunluk Sendromun’a kapılmış olabiliriz.
Özellikle sıcak yaz günlerinde daha sık görülen bu rahatsızlık, iş performansını ve sosyal yaşamı olumsuz etkiler. Ve sadece dinlenerek ve tatil yaparak geçmez. Bu rahatsızlıkla baş etmek için bazı önlemler alarak yaşam tarzı değişikliği yapılması şart.
En az 6 ay süren yorgunluğun yanı sıra kas eklem ağrısı, uyku bozukluğu, dikkat dağınıklığı ve baş ağrısının eşlik ettiği bu hastalığın tedavisi zordur. Bu gibi belirtiler de sendromu yaşayan kişilerin günlük yaşam aktivitelerini ve iş performansını kısıtlar. Bununla birlikte birçok aktivenin de yapılamamasına sebebiyet verir.
Kronik yorgunluk sendromu sıklıkla 40-50 yaş arası kadınlarda görür. Bu sendromun ortaya çıkmasını tetikleyici sebepler ise; bağışıklık sistemini etkileyen faktörler, nörolojik faktörler, hormon bozuklukları ve bazı enfeksiyon hastalıklarıdır.
ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Bu hastalıkla baş etmenin birkaç yolu mevcuttur. Öncelikle düzenli egzersiz programı oluşturulmalı. Bu program kısa süreli, düşük yoğunluklu ve hafif şiddetli olarak başlamalı. Başlangıçta günde 5 dakika eklem hareket açıklığı egzersizleri ve hafif germe egzersizleri yapılmalı, ilerleyen zamanda da kas gücü dayanıklılığı artıkça egzersizlerin süresi ve şiddeti artırılmalıdır.
Stres en büyük düşmandır ve azaltılmadır. Uyku alışkanlığı da bu sendrom için önemli bir faktördür. Ve belli bir düzene sokulmalıdır. Özellikle sıcak yaz günlerinde ağır yiyecekler yerine zeytinyağlı hafif yiyecekler tercih edilmelidir. Susuz kalmak metabolizmayı yavaşlatarak yorgunluğa yol açtığı için su tüketimine önem verilmelidir. Uyku öncesinde kafeinli, alkollü içeceklerden, nikotinden, aşırı yağlı yiyeceklerden ve aşırı aktiviteden kaçınılmalıdır. Her gece aynı saatte uyumak alışkanlık haline getirilmelidir. -Her gün güneş ışınlarının dik gelmediği saatlerde 20 dakika boyunca güneş koruyucu olmadan güneşlenilmelidir. Alınan tüm önlemlere rağmen yorgunluğun uzun süre geçmediği durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalı.
